‘C’ İle Başlayan Kız Bebek İsimleri ve Anlamları
Cabire: (bkz. Cabir).
Cabiye: 1. Hazine 2. Şam’ın güneybatısında, Çavlan’da bir yer. 3. Havuz.
Cahide: Çalışan, çaba gösteren.
Caize: Uygun, yerinde, yakışık alan. 2. Armağan. 3. Yol yiyeceği.
Calibe: Kendine çeken, çekici, güzel. 2. Albenisi olan, sevecen
Can: Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık
Cana: “Ey can, ey sevgili!” anlamında kullanılan bir ad
Canal: Cana bağlı, cana yakın
Canalp: Özünde güç, yiğitlik, mertlik bulunan kimse.
Canan: Sevgili, yar
Canane: Sevgili, gönül verilen, âşık olunan.
Canaş: Sevgili, dost, arkadaş.
Canay: Ay gibi temiz
Canbahar: Baharın güzelliğiyle içtenliğini yüreğinde taşıyan. 2. Baharın romantizmi yaşayan.
Canbek: 1. Gözü pek, cesur. 2. Güçlü, kuvvetli.
Candan: İçten, yürekten, samimi manalarını taşır. Yakınlık belirtir.
Candaş: Candan, değerli dost
Canece: Sevimli, içten
Caneda: İçten, sevimli kişi
Canel: Eli can kadar değerli olan.
Canela: Gözlerinin güzelliğinden içtenliği okunan
Caney: Cana yakın
Canfeda: Uğrunda can verilebilecek olan.
Canfer: içtenliğiyle çevresini aydınlatan.
Canfes: Üzerinde desen bulunmayan, ince dokunmuş, parlak, tok, ipekli kumaş.
Canfeza: Can artıran, gönle ferahlık veren anlamlarındadır.
Canfidan: Özü fidan gibi düzgün olan kimse.
Canfide: Özü çiçek fidesi gibi temiz ve güzel olan kimse.
Cangil: Canlardan olan. 2. içten insan.
Cangül: Özü gül gibi saf ve temiz olan kimse.Gül gibi canlı. Güzel, temiz kim
Cangün: İnsanı canlandıran, yüzünü güldüren, içine huzur veren gün
Cangüzar: Cana dokunan. 2. Becerikliliğiyle herkese yardım eden.
Canhanım: Sevimli, cana yakın kadın.
Canıpek: Acıya, sıkıntıya karşı dayanıklı olan kimse.
Canib: Ön taraf, cihet. Türk dil kuralına göre “b/p” olarak kullanılır.
Canik: Atik, çevik. Gözü açık ve becerikli
Canip: Ön taraf, cihet.
Canipek: Özü ipek gibi tertemiz olan kimse.
Cankat: Hayata neşe ve renk katan
Cankız: Sevilen, sevimli, şirin kız
Cankut: Sevimli, cana yakın
Cannur: Işık saçan dost, sevgili.
Canözen: Yaşamına özen ve saygı gösteren kimse.
Canözlem: Hasret çekilen kimse.
Canperver: insanda çoşku uyandıran.
Canruba: Gönül alan, sevgili.
Canrüba: Gönül kapan, gönül alan sevgili.
Cansel: Hayat veren su
Cansen: Sevilen ve hoşlanılan kimseye hitaben.
Canser: “Canını, özünü ortaya koy” anlamında kullanılan bir ad.
Canses: Sesi can veren.
Canset: Küçük kraliçe, prenses.
Cansev: içten sev. 2. Yürekten seven.
Cansever: “İnsanı seven” anlamında kullanılan bir ad.
Cansın: Can gibi yakın olan.
Cansipar: Canını feda eden.
Cansu: Can suyu, hayat veren su
Cansun: içtenliği ve sevecenliği başkalarına da aşılamaya çabalayan anlamında.
Cansunar: içtenliği ve sevecenliği başkalarına da aşılamaya çabalayan anlamında.
Canşan: şöhret sahibi olduğu halde içtenliğini yitirmeyen .
Canten: Ruh ve beden.
Canyar: Yürekten sevilen.
Canyel: Rüzgar kadar hızlı olan.
Cavidan: Ölümsüz, sonsuza kadar yaşayan
Cavide: Sonsuz.
Cavlan: Büyük çağlayan.
Cazibe: Çekici, alımlı, sevimli, güzel
Cebire: 1. Zorlamak. 2. Düzeltme, onarma. 3. Kırık veya çıkık bir kemiği yerleştirip sarmak.
Cebriye: Yazgı, kader.
Cedide: 1. Yeni, kullanılmamış. 2. Pek az zamandan beri bilenen veya mevcut olan
Cehven: Kurtuba’da yerleşmiş, birçok alim, fakih, vezir yetiştirmiş meşhur bir Arap ailesi.
Celilay: Ulu, yüce ay.
Celile: Ulu, büyük, yüce.
Celvetiye: Aziz Mahmud Hüdayi’nin kurduğu tarikatının adı.
Cemalnur: Yüz Nuru/ Güzellik Nuru
Ceman: 1. Salma salma yürüyen. 2. Nazlı sevgili.
Cemanur: Yüz Nuru/ Güzellik Nuru
Cemile: Hoşa giden davranış
Ceminur: Çok nurlu, aydınlık kimse. Zarif.
Cemiyet: Toplum. 2. Demek, kurum.
Cemre: Ateş parçası, kor, şubat ayında bir hafta arayla hava, su ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi
Cemresu: Cemre ve su isimlerinin birleşiminden meydana gelen isimdir.
Cenah: Taraf, yön.
Cenan: Yürek, gönül kalp
Cennet: Dinsel inançlara göre iyilerin ölünce gideceğine inanılan yer.
Ceren: Ceylan, ceylan yavrusu
Cerib: Hububat için kullanılan bir ölçek.
Ceride: Gazete. 2. Kayıt, bilgi.
Cerime: Zarar görmek, bedel ödemek.
Cesaret: Yüreklilik, korkusuzluk.
Cesime: Büyük, iri, kocaman.
Cevale: Cevval yada cevahir anlamında
Cevher: Bir şeyin özü, güç, enerji
Cevhere: Hicri 5. asırda Bağdat’ta yaşamış meşhur bir İslam hanımı.
Cevriye: Haksızlık, eziyet, çile, sitem.
Cevza: İkizler burcunun eski adı
Ceyda: İyilik seven
Ceydacan: Güzel ve yürekten dost
Ceydagül: Güzel, bir gül kadar güzel.
Ceydagüz: Sonbahar güzelliğinde ve romantizminde olan.
Ceydahan: Güzel, 2. Güzel ve otoriter.
Ceydanaz: Nazlı güzel.
Ceydanur: Işık saçan güzel.
Ceydasu: Güzelliğiyle bütünleşen temizliği ve saflığı olan.
Ceydaşan: Güzelliğiyle şöhret olan.
Ceyhan: Güney Anadolu’da Toroslar’dan doğan ve Akdeniz’e dökülen nehir.
Ceyla: İnsanlığa atfedilmiş, bağışlanmış.
Ceylan: Güzel gözlü, zarif, ince, narin
Ceylin: Cennetin kapısı, cennete açılan kapıdır.
Ceylinaz: Cennetin kapısındaki görevli melek.
Ceysu: Su gibi berrak olan.
Cezire: Denizdeki ada.
Cezlan: Mutlu.
Cezmiye: Kesin karar veren
Cıvıl: Hareketli, sesli, kaynaşan.
Cıvıltı: Kuşların ötüşürken çıkarttıkları ses.
Cici: Sevimli cana yakın, hoş güzel, hoşa giden.
Cihan: Dünya, alem
Cihanay: Dünyanın en güzeli.
Cihanbanu: Dünya hükümdarı
Cihancan: Dünyanın en iyi dostu.
Cihandide: Dünyayı gezip görmüş.
Cihanefruz: Dünyayı parlatan, aydınlatan.
Cihanfer: Cihanı, dünyayı aydınlatan, dünyanın ışığı.
Cihangül: Güllerle bezenmiş dünya.
Cihannaz: Dünyanın en nazlısı.
Cihannur: Alemi aydınlatan nurlu ışık
Cihanser: Cihan’ın başı. Kadın ve erkek adı olarak kullanılır.
Cihansu: Dünyanın suyu.
Cihansuz: 1. Cihan yakan. 2. Gaznclilerdcn Buhran Şahı mağlup edip, Gaznice ve Büst şehirlerini yakıpyıkan, gaddar vahşi AlaeddinHüseyirie verilen ad.
Cihanter: Dünyayı aydınlatan ışık.
Cili: Ayın üzerinde beliren açık renk lekeler.
Cilve: Hoşa gitmek için takınılan tavır, işve, naz.
Cilvekar: Cilveli olan, kırıtan, nazlı.
Cilveli: Cilve yapan.
Cilvenaz: Nazı özellikle yapan, cilveyle nazı bir arada bulunduran.
Cilvesaz: Cilve yapan, cilveli.
Cinan: Cennetler
Cinas: Çok anlamı olan bir kelimeyi farklı konuda farklı anlam yükleme işi.
Cirim: Hacim
Ciryal: 1. Bir nevi kırmızı boya. 2. Altının kırmızılığı. 3. Temiz renk. 4. Saf.
Civan: Yeni yetme, körpe, genç
Civelek: Canlı, neşeli, sokulgan
Cudiye: Cömert, eli açık.
Cumhuriyet: Milletin egemenliği kendi elinde tuttuğu, devlet biçimi.
Cümane: Tek inci anlamında. Hz. Ali(r.a.)’nin kızkardeşi ve Rasulullah’ın amcasının kızı olan hanım sahabi.