‘Z’ İle Başlayan Kız Bebek İsimleri ve Anlamları
Zafire: Savaşta düşmanı yenen, muzaffer
Zahide: Doğruluktan ayrılmayan, dinin buyruklarını yerine getiren kimse, sofu
Zahire: Dış Görünüş, Dış Yüz; Parlak, Aydınlık; Coşkun, Taşkın, Coşmuş
Zaide: Artan, çoğalan
Zaika: Tat alma
Zakire: Zikreden, Allah’ı Anan, Zikir Ehli, Çok Dua Eden; Zikir Okuyan, Zikredici; Hatırlatan, Anımsatan, Akla Getiren
Zaliha: Superisi
Zambak: Bir çiçek adı
Zamire: 1. İç, iç yüz. 2. Yürek, vicdan. 3. Gönülde gizli olan sır.
Zana: Bilgin, bilgiç, alem.
Zara: Çok asil, uysal, güzel
Zarafet: İncelik, güzellik, zariflik
Zarif: Hoş, nazik, güzel görünen
Zarife: Nazik, kibar ve hoş tavırlı
Zaruret: Mecburiyet, zorunluluk
Zatinur: Nurlu kişi, aydınlık, özü temiz
Zatiye: Kişisel, kendine ait
Zayiçe: Yıldızların belli tarihlerdeki yerini gösteren cetvel
Zebercet: Zümrütten daha açık yeşil olan, zümrüt kadar değerli olmayan bir süs taşı
Zebur: Hazreti Davut’un kitabı.
Zehra: Güzel yüzlü
Zehre: Çiçek
Zekavet: Anlayış, zekilik, çabuk kavrama.
Zekire: Unutmayan, hafızasına güvenen.
Zekiye: Zeki, çabuk kavrayan
Zelal: Temiz, berrak
Zeliha: Züleyha’ nın bir farklı yazılış halidir. Su perisi, çok güzel anlamındadır.
Zeliş: Züleyha’ nın bir farklı yazılış halidir. Su perisi, çok güzel anlamındadır.
Zemzem: Kâbe çevresindeki ünlü kuyu ve bu kuyunun Müslümanlarca kutsal sayılan su
Zenan: Kadınlar
Zennan: Kadınlar
Zennişan: Ünlü, tanınmış kadın.
Zennur: Zinnur, nurlu, ışıklı
Zerafet: İncelik, güzellik, zariflik.
Zercan: Altın kalpli arkadaş
Zerda: Altın gibi olan kimse
Zerefşan: 1. Altın saçan, altın saçıcı. 2. Altın kakmalı. 3. Bir lale türü.
Zeren: Anlayışlı
Zerengil: AJaLLı kişi.
Zergûn: Altın renkli.
Zergül: Altın gül.
Zergün: Altın gibi güzel, değerli.
Zeria: Vesile, bahane, sebep, fırsat.
Zerile: Sarı asma kuşu.
Zerin: Altından ya da altına benzer olan
Zerka: Gök gözlü, mavi.
Zernişan: Kılıç, kalemtıraş gibi şeylerin üzerine kakma altınla yapılan işleme
Zerre: Çok ufak, çok az.
Zerrin: Altından yapılmış, değerli, güzel
Zerrinkâr: Altınla süslenmiş.
Zerrintaç: Altın taç.
Zerrişte: Altın, sırma tel. 2. San.
Zerya: KürtçeOkyanus demektir.
Zeryan: Güzel kadın, dilber, hülya.
Zevce: Kadın, eş. 2- Erkeğin nikahlı karısı
Zeycan: Cana yakın olan
Zeynep: Mücevher, değerli, güzel, çekici
Zeyniye: Süslü.
Zeyno: Zeynep'in halk dilindeki söylenişi
Zeyşan: İki cihanda tek olan
Zıkra: Anma, hatırlama.
Zıren: Dinç, sağlıklı. .
Ziba: Süslü. 2. Güzel.
Zican: Canlı, cana yakın, candan.
Zihniye: Zihinle ilgili.
Zikri: Anma ile ilgili.
Zilan: Kürtçe; yeniden doğuş anlamına gelmektedir
Zinet: Bezek, süs
Zinnur: Nurlu, ışıklı
Zinnure: Nurlu, ışıklı, aydınlık.
Zişan: Tanınmış, şanlı
Ziver: Süs, bezek.
Ziyafet: Yemekli toplantı.
Ziynet: Süs, süs eşyası
Ziyneti: Süslü.
Zozan: Kürtçe yayla demektir.
Zöhre: Zühre, çoban yıldızı
Zuhal: Satürn gezegeni
Zulal: Hafif, güzel, soğuk su
Zulfiyye: Saçları güzel olan
Zübeyde: Öz, cevher
Zühal: Satürn gezegeni
Züheyra: Küçük çiçek
Zühre: Venüs gezegeni, çoban yıldızı
Zührenaz: Güzelliği dillere destan
Zühtiye: Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren.
Zülal: Duru, şeffaf, berrak, saf tatlı, soğuk su
Zülbiye: Arapçada gezegen anlamına gelir
Züleyha: Su perisi / Hz. Yusuf’ un eşinin ismi
Zülfibar: Zülfübar
Zülfiyar: Sevgilinin zülfü, saçı.- bk. Zülfüyar
Zülfiye: Güzel saçlı
Zülfizar: Zülfüzar
Zülfübar: Dağılmış, saçılmış saç.
Zülfünaz: Sevgilinin nazı.
Zülfüyar: Sevgilimin zülfü, saçı.
Zülfüye-Zülfiye: Sevgilinin saçı.
Zülfüzar: Saçı gür, bol saçlı.
Zülüf: Yüzün iki yanından sarkan saç lülesi. 2. Sevgilinin saçı.
Zümra: Güzel, iyi ahlaklı
Zümran: Ahirette yeniden canlanmayı başlatan kadın
Zümre: Topluluk, cemaat
Zümrüt: Değerli bir taş